- Minval Hukuk
- İş Hukuku
- 30 Ocak 2024
İş mahkemeleri, iş kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan uyuşmazlıkların çözülmesi ile görevli özel mahkemelerdir.
İş Mahkemesinin Yetkisi ve Görevleri
Görev : İşçi sayılan kimselerle, işveren veya işveren vekilleri arasındaki iş akdinden veya İş Kanunu’na dayanan her türlü hak iddiasından doğan hukuk uyuşmazlıkları iş mahkemelerinde görülür.
MADDE 5- (1) İş mahkemeleri Kanunun 5.maddesi;
- 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına,
- İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara,
- Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara,
ilişkin dava ve işlere bakar.
Yetki : İş Mahkemeleri Kanunun 6.maddesi:
- İş mahkemelerinde açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ile işin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesidir.
- Davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.
- İş kazasından doğan tazminat davalarında, iş kazasının veya zararın meydana geldiği yer ile zarar gören işçinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.
- İş mahkemelerinin yetkilerine ilişkin olarak diğer kanunlarda yer alan hükümler saklıdır.
- Bu madde hükümlerine aykırı yetki sözleşmeleri geçersizdir.
İş Davalarında Dava Şartı Olarak Zorunlu Arabuluculuk
Arabuluculuk, taraflar arasında anlaşmazlıkları çözmek için tarafsız bir üçüncü kişinin hakemlik yapması anlamına gelir. Taraflar, bazı uyuşmazlıklar için arabuluculuk sürecinden geçmeden doğrudan iş mahkemesine başvurduklarında, mahkeme dava şartı yokluğu nedeniyle başvuruyu reddeder.
Dava şartı olarak arabuluculuk
(İMK) MADDE 3- (1) Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır.
(3) İş kazası veya meslek hastalığından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile bunlarla ilgili tespit, itiraz ve rücu davaları hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.
İş Mahkemesinin Yargılama Usulü Nasıldır?
Hukukumuzda iş mahkemelerinde uygulanmak üzere özel yargılama usulü öngörülmüştür. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’yla bu mahkemelerde uygulanacak yargılama usulü gösterilmiştir.
MADDE 7- (1) İş mahkemelerinde basit yargılama usulü uygulanır (İMK).
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 385. maddesine göre, basit yargılama usulü, daha hızlı ve daha az masraflı bir yargılama sürecini sağlamak amacıyla düzenlenmiş bir usul biçimidir. Basit yargılama usulünde mahkeme, resen delil toplama yetkisine sahip değildir. Mahkeme, tarafların sunduğu deliller üzerinden kararını oluşturur.
İş Mahkemesinin Görevsizlik Kararı
Dava açıldığında, iş mahkemesi görev alanına girmeyen bir konuyla ilgili olarak görevsizlik kararı verebilir. Bu karar, iş mahkemesinin konuyla ilgili yargı yetkisinin olmadığı anlamına gelir. İş mahkemesi, görevsizlik kararı verdiğinde, sadece dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesine karar verir; ancak bu dosyayı kendiliğinden görevli mahkemeye iletemez. Görevsizlik kararı, iş mahkemesi hâkiminin yargılamadan çekildiği ve bu konuda başka bir mahkemeye yönlendirdiği kesin bir karardır. Bu karar, tek başına kanun yolu başvurusuna açıktır.
İş Mahkemesi Kararlarının İstinaf veya Temyiz Edilmesi
Kanun yolları, davanın taraflarına tanınan ve hatalı bir kararın düzeltilmesini, yeniden değerlendirilmesini sağlayan hukuki bir süreçtir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun kanun yollarına dair düzenlemeleri, iş mahkemeleri tarafından verilen kararlara da uygulanır. İlgili taraflar, gerekçeli kararın kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yoluna başvurabilirler. Kanun yoluna başvuru süresi, ilamın taraflara tebliğinden itibaren işlemeye başlar. Miktar veya değeri yirmi sekiz bin iki yüz elli Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (2024 yılı için) Parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktar esas alınır.
İş mahkemesi kararlarının temyiz edilmesi de mümkündür. Ancak miktar veya değeri 378.290 Türk Lirasını geçmeyen Bölge Adliye Mahkemesi kararları kesindir (2024 yılı için).
İş Mahkemesinin Görevi Yargıtay Kararı
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi E. 2016/16283 K. 2020/4747
ÖZET : Dava, işçilik alacaklarına ilişkindir.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin 4857 Sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır.
5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesine göre, iş mahkemelerinin görevi “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi”dir. İşçi sıfatını taşımayan kişinin talepleriyle ilgili davanın, iş mahkemesi yerine genel görevli mahkemelerde görülmesi gerekir.