- Minval Hukuk
- İş Hukuku
- 24 Ocak 2024
Temel - Giydirilmiş Ücret Ayrımı
Ücret genel anlamda, bir kişiye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve parayla ödenen miktarı ifade eder. Temel ücret, prim, ikramiye gibi unsurları içermeyen ve örneğin giyim yardımı veya yakacak yardımı gibi sosyal yardımları kapsamayan ücrete denir. Bu nedenle temel ücrete “çıplak ücret” adı da verilir. Prim, ikramiye, sosyal yardımlar ve diğer ek ücretleri içeren geniş kapsamlı ücrete ise “giydirilmiş ücret” denir. Bu ayrım, çeşitli işçilik haklarının hangi ücret üzerinden hesaplanacağının ve ödeneceğinin belirlenmesi açısından önem taşır.
Hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil ve yıllık izin ücretlerinin belirlenmesinde ücret ekleri ve sosyal yardımlar dikkate alınmaz (İK m. 50, İK m. 57). Ancak, ihbar ve kıdem tazminatı hesaplamalarında geniş anlamda ücret kullanılır. Bu, asıl ücretin yanı sıra işçiye sağlanan para ve parayla ölçülebilen her türlü avantajın, kanun veya sözleşme kaynaklı olması durumunda dikkate alınmasını içerir.
Ücret Ekleri Nelerdir?
Ücret ekleri şu şekilde sıralanabilir;
- Prim, işçinin üstün bir çaba göstererek nitelik ve nicelik olarak başarılı çalışmasının ödüllendirilmesi amacıyla ödenen ücret eki niteliğindedir. Herhangi bir sözleşmesel dayanak olmaksızın işveren tarafından işçiye prim ödenmesi, bazı hâllerde bir iş koşulu hâline gelebilir.
- İşveren, bayram, yılbaşı ve doğum günü gibi belirli günler dolayısıyla işçilerine özel ikramiye verebilir. İkramiye talep hakkı ancak bir sözleşme hükmü, işverenin tek yanlı taahhüdü ya da iş koşulu hâline gelen işyeri uygulamasının varlığı hâlinde söz konusu olabilir.
- Aracılık ücreti, daha çok bazı ticari işletmelerde görülür. İşçinin sattığı mal miktarına veya genel olarak işverene sağladığı değere göre sabit ya da yüzde üzerinden ödenen ücrettir.
Ücretin Zamanında Ödenmemesi
İşveren ücret borcunu kural olarak işçinin işi görmesinden sonra yerine getirir. İş Kanunu’na göre, ücret en geç ayda bir ödenir. Ancak bu süre iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi ile bir haftaya kadar indirilebilir (İK m. 32 f. 5).
- İşçinin ücreti, işveren tarafından kanun veya sözleşme hükümlerine uygun olarak hesap edilmez veya zamanında ödenmezse işçi iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir (İK m. 24/II). İş sözleşmesinin sona ermesi hâlinde işveren, işçinin ücreti ile sözleşme ve kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerini tam olarak ödemek zorundadır.
- Ücreti ödeme gününden itibaren 20 gün içinde, mücbir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilecektir. Bu anlamda ücret kapsamına, temel ücret yanında ücret ekleri de dâhildir (İK m. 34).
İşçi Ücret - Maaş Alacağı Hesaplama
Ücreti zamanında ve tam olarak ödenmeyen işçi, ücret alacağını 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde talep edebilir. İş Kanunu’nun 34. Maddesinin 1. fıkrası uyarınca gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz uygulanır. En yüksek mevduat faizi uygulanacak ücret kapsamına temel ücret yanında ücret ekleri de girer (giydirilmiş ücret).
Ücret Kesme Cezası
İşverenin, bir disiplin cezası olarak işçiye uygulayabileceği ücret kesintisi, İş Kanunu’nda belirli sınırlamalara tabi tutulmuştur. Eğer iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinde bu konuda düzenleme bulunmuyorsa, işçi ücretinden ceza kesintisi yapılamaz. İşçi ücretlerinden bu yolda yapılacak kesintiler bir ayda iki gündelikten veya parça başı yahut yapılan iş miktarına göre verilen ücretlerde işçinin iki günlük kazancından fazla olamaz (İK m. 38 f. 2)
Ücret Alacağı Davası
İşçi ücreti konusundaki anlaşmazlıkların çözümünde yetkili mahkeme İş Mahkemeleri’dir. Ücret alacağı konusundaki uyuşmazlıkların çözümü için, iş mahkemelerinde dava açma süreci, arabuluculuk aşamasının tamamlanmış olmasına bağlıdır. İşçinin ücret alacağını tahsil amacıyla iş mahkemelerinde açılacak davada, yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın başvurulduğu tarihteki yerleşim yeri mahkemesi ile işin veya işlemin gerçekleştiği yer mahkemesidir. Genel olarak, ücretin ödendiğini kanıtlamak için işçinin imzasını taşıyan bordrolar kullanılır. Maaş alacağı davasında işveren, tanıkların ifadelerine dayanarak ispat sağlayamaz.