- Minval Hukuk
- Sigorta Hukuku
- 11 Kasım 2023
İçerik Başlıkları
Araç değer kaybı, bir aracın, kaza öncesi rayiç değeri ile kaza sonrası ve kaza sebebiyle rayiç değeri arasındaki eksilmedir. Bir diğer ifadeyle, kazaya karışan araç, kaza öncesi rayiç değeri ile piyasaya sürülemeyeceğinden hak sahibinin uğramış olduğu bedeldir.
Araç değer kaybı davası yoluyla da piyasada değerinde oluşan bu fark, karşı kusurlu araç sürücüsünden kusur oranı doğrultusunda tazmin edilebilmektedir.
Araç Değer Kaybı Davası Açma Şartları
Kaza sonrası hasarlı araç sahibi, araç değer kaybı davasını açabilir. Araç malikinin değer kaybı talebinde bulunabilmesi için;
- Kaza tarihinden itibaren 2 yıl geçmemiş olmalı,
- Değer kaybı talep eden taraf kazada %100 kusurlu olmamalı,
- Kaza nedeniyle araçta bir hasar oluşmalı ve onarılmalı,
- Hasarlanan parçalar daha öncesinde bir başka kaza nedeni ile onarılmamış olmalıdır.
Araç Değer Kaybı Davası Nasıl Açılır?
Araç değer kaybı davası açmak için zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması dava şartıdır.
Ardından sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplaması gerekir. Sigorta şirketince başvuru cevaplanamaz veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar görenin dava açabileceği veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabileceği öngörülmüştür. Dolayısıyla değer kaybı davasının Asliye Ticaret Mahkemesinde veya Sigorta Tahkim Komisyonunda açılması mümkündür.
Değer Kaybı Dava Açma Süresi Nedir?
Değer kaybı davası dava açma süresi sigorta şirketine yapılan başvurudan itibaren 15 takvim günü geçtikten sonra başlamaktadır. Ardından sigorta şirketince başvuru cevaplanamaz veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olur ise, zarar gören sigorta poliçesi teminatları dahilinde dava açabilmektedir.
Genellikle sigorta kuruluşlarına karşı açılan bu dava Asliye Ticaret Mahkemesinde veya Sigorta Tahkim Komisyonunda görülmektedir. Eğer burada asliye ticaret mahkemesi tercih edilirse ihtarın yanında dava şartlarından biri de arabuluculuk sürecinin olumsuz sonuçlanmasıdır. Kısacası süreç sigorta şirketine ihtar ile başlamakta ve iki yargı merciinden birine müracaat edilerek uyuşmazlık o mahkemede çözümlenmektedir.
Araç Değer Kaybı Davası Görevli ve Yetkili Mahkeme
2918 s. KTK’de düzenlenen ZMSS kapsamındaki tazminatlar bakımından 6098 s. TBK’nin haksız fiil hükümlerine atıf yapılmıştır. Dolayısıyla trafik kazalarında maddi ve manevi tazminat talepleri açısından haksız fiil hükümleri uygulanacaktır.
Haksız fiilden doğan davalarda yetki ise 6100 s. HMK madde 16’da düzenlenmiş olup bu davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Genel görev kuralı uyarınca görevli mahkeme de asliye hukuk mahkemesidir.
Araç Değer Kaybında Zamanaşımı Ne Kadardır?
2918 s. KTK’de düzenlenen ZMSS kapsamındaki tazminatlar bakımından 6098 s. TBK’nin haksız fiil hükümlerine yapılan atıf nedeniyle trafik kazalarında maddi ve manevi tazminat talepleri açısından haksız fiil hükümleri uygulanacaktır. Haksız fiilden kaynaklanan taleplere ilişkin zamanaşımı süresini düzenleyen TBK’nin 72. maddesinin; “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” Hükmüne amirdir. Madde metni uyarınca araç değer kaybı tazminat davası kazanın öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl, her halde 10 yıl içerisinde açılmalıdır, aksi halde zamanaşımına uğrayacaktır.
Zamanaşımın başlangıcı zarar ve zarar yükümlüsünün birlikte öğrenildiği tarihtir. Değer kaybı tazminatlarında kaza ile birlikte hasar ve tazminat yükkümlüsü öğrenildiğinden 2 yıl içinde davanın açılması gerekmektedir.
Araç Değer Kaybı Davası Yargıtay Kararları
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 02.03.2017 Tarihli, 2015/37354 E., 2017/2768 K. Sayılı Kararı
…Dava, ayıplı araç nedeniyle yenisiyle değiştirilmesi talebine ilişkin olarak açılmıştır…Davalılar, araçta ayıp bulunmadığını, meydana gelen arızanın garanti kapsamında giderildiğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne, davaya konu … model aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıplı aracın davacı tarafından davalı … Oto San. Tic. Ltd Şti ne iadesine karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir… Davacı, eldeki davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değiştirilmesini istemiştir. Dava konusu aracın ayıplı olduğu mahkemenin de kabulündedir. Ancak servis kayıtlarından davaya konu aracın davacı elindeyken hasar gördüğü ve bu sebeple servise gittiği anlaşılmaktadır. Dava konusu araç davacı elinde iken hasar görmüş olup araçta değer kaybı meydana gelmiştir.
Aracın değişimine hükmedildiğinden araçtaki değer kaybı davacı tarafça karşılanmalıdır. O halde Mahkemece, davaya konu araç davacının elinde iken meydana gelmiş hasar sebebiyle doğan değer kaybına dair olarak değerlendirme yapılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan sebeplerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA,…
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 18.3.2002 Tarihli, 2001/12342 E., 2002/3124 K. Sayılı Kararı
….Dava trafik kazasından doğma tazminat isteği olup mahkemece bilirkişi raporuna dayanılarak davacıya ait araçta değer kaybı olmayacağı benimsenmiştir. Oysa davacının olaydan sonraki mal varlığının değeri, zarar verici olayın meydana gelmemesi halinde değerinden daha az ise, zarar var demektir. Gerçekten bir şeyin tahrip edilmesi veya zarar görmesi halinde nesnel zararı tayin etmek için kural olarak objektif değeri esas almak gerekir. Bu ise mübadele ( rayiç ) değeridir. Davaya konu olan olayda davacıya ait araç 1.350.000.000 lira harcanmasını gerektirecek derecede hasara uğramıştır. Bu durumda sözü edilen aracın onarıldıktan sonra mübadele ( rayiç ) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tahribatın izlerini taşımaktadır. Onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir. Zararı tazminle yükümlü olan kimse, tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumu iadeye mecburdur. Bu ilke, zarar, ister haksız eylemden doğsun, isterse sözleşmeye aykırı hareketten meydana gelsin, aynen uygulanır. O halde mahkemece sadece aracın resmi oluşu nedeniyle piyasada alım satımı yapılmayacağı ve ekonomik ömrünün sonuna kadar kullanılacağı gerekçeleriyle değer kaybı olmayacağını belirten bilirkişi raporuna dayanılıp bu kaleme ilişkin isteğin reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın ( 2 ) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA,…