Ticari Davalarda Arabuluculuk

Ticari uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddeye göre Türk Ticaret Kanunu’nun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.

Ticaret Hukuku Davaları

Ticari Dava Nedir?

Ticari Dava, 6102 s. Türk Ticaret Kanunu’nda ticari davalar 3’e ayrılmış ve bunların mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen ticari davalar olarak sayılan davalara Ticari Dava denilmektedir. 

Aynı Yasanın 4. Maddesi gereği, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;

  • Türk Ticaret Kanunu’nda,

  • Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki (962-969) maddelerinde,

  • Türk Borçlar Kanunu’nun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487-501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515-519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532-545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547-554, havale hakkındaki 555-560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561-580’inci maddelerinde,

  • Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,

  • Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,

  • Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.

  • Bu sayılanlar mutlak ticari davalardır, dolayısıyla bunlardan kaynaklı açılacak davalarda tarafların tacir olup olmadığı ya da uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgili olup olmadığı önem taşımaz.

 

Nispi ticari davalar ise mutlak olmayıp belli şartları sağladığı takdirde ticari kabul edilen davalardır. Bu şartlar Kanunun 4. Maddesinde de belirtildiği üzere uyuşmazlığın;

  • Her iki tarafının da tacir olması

  • Her iki tarafının da ticari işletmesiyle ilgili olmasıdır.

Neticede bu iki şartı bir arada sağlamayan davalar ticari dava kabul edilmezler.

 

Bunların yanında bir de yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar vardır. Bunlar Kanunda istisnai olarak düzenlenen ve sadece taraflardan birinin ticari işletmesini ilgilendiren uyuşmazlıklardır. 

Bu uyuşmazlıkların ticari dava sayılması;

  • Kanun belirtilen havale, vedia ve fikri haklara ilişkin olması

  • Yalnızca taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması şartlarına bağlıdır.

Nihai olarak belirtmek gerekir ki ticari iş ve ticari dava birbirinden farklı kavramlardır. Ticari iş, TTK’da düzenlenen konular ile bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve eylemlerdir. Ancak bu ticari işler mutlak, nispi veya istisnai olarak düzenlenen ticari davalara ait şartları taşımıyorsa ticari davaya konu olmazlar.

Ticari Davalarda Dava Şartı Olarak Arabuluculuk

Ticari davalarda dava şartı olarak zorunlu arabuluculuk, uyuşmazlığa dair dava açılmadan önce tüketilmesi gereken bir yoldur. Başka bir deyişle arabuluculuğa başvuru yapılmadan dava ilgili konu hakkında dava açılamaz. 

TTK’da anılan hükme göre, Türk Ticaret Kanunu’nun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. 

Bu nedenle arabulucuya başvurulmadan mevcut uyuşmazlığın mahkemeye taşınması durumunda dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilecektir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, uyuşmazlığın konusunun bir miktar paranın ödenmesi veya tazminat taleplerine ilişkin olmasıdır. Çünkü aksi durumda arabuluculuk müessesesi zorunluluk teşkil etmez.

Davaya veya arabuluculuğa konu olacak paranın alt veya üst sınırına ilişkin yasal bir düzenleme ise mevcut değildir.

Ticari Davalarda İhtiyari Arabuluculuk

İhtiyari arabuluculukta taraflar üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri tüm özel hukuk uyuşmazlıklarını, işleri ve davaları arabuluculuk yoluyla mahkemeye taşımadan tarafsız bir üçüncü kişinin yardımı ile çözebilirler.  İhtiyari arabuluculukta önemli olan, tarafların süreci yürütmekte ve anlaşmakta istekli olmalarıdır.

Arabuluculuk Süreci

1. Arabulucuya Başvuru: Ticari uyuşmazlıklardan kaynaklı bir uyuşmazlık çıkması durumunda uyuşmazlığın taraflarından biri arabulucuya başvurabilir. Arabulucuya başvuran taraf, karşı tarafın (karşı taraf birden fazla ise bunlardan birinin) yerleşim yerindeki arabuluculuk bürosuna veya işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosuna başvurarak süreci başlatır. Arabuluculuk bürosu olmayan yerlerde ise ilgili yazı işleri müdürlüğüne başvuru yapılır.

2. Arabulucunun Seçilmesi: Taraflardan birinin arabulucuya başvurması neticesinde Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından listelenen arabuluculardan biri belirlenir. Ancak tarafların arabulucuyu anlaşarak seçme hakları da vardır, fakat seçilen arabulucu listeden bir arabulucu olmalıdır. Başvurulan arabuluculuk bürosunun yetkisiz olduğu iddiasında olan taraf en geç ilk oturumda bunu öne sürmelidir.  Yetkisizlik iddiasında olan taraf yerleşim yeri veya işin yapıldığı yere dair belgeleri öne sürerek yetkisizlik iddiasında bulunmalıdır. Arabulucunun büro tarafından atanması halinde, arabulucu büronun yetkisiz olup olmadığına dair değerlendirme yapamaz. Bunu taraflardan birinin öne sürmesi gerekir. Akabinde arabulucu yetki incelemesini kendisi yapmaz. Dosyayı ilgili sulh hukuk mahkemesine gönderilmek üzere, büroya teslim eder. Sulh hukuk mahkemesi harç almaksızın yetkiyi inceler ve kesin olarak karara bağlar.

3.Tarafların Arabuluculuğa Daveti: Arabulucunun büro tarafından görevlendirilmesiyle tarafların iletişim bilgileri de kendisine iletilir. Tarafların iletişim bilgilerine ulaşamayan arabulucu, kendi araştırma sonucunda da tarafların iletişim bilgilerine erişebilir. Tarafların iletişim bilgilerine erişen arabulucu, toplantı gün ve saatini bildirir ve taraflara arabuluculuğa davet mektubu gönderir ve tarafları ilk toplantıya davet eder.

4.İlk Oturum: Arabulucunun tarafları toplantıya davet etmesi sonucunda ilk oturum yapılır ve ilk oturuma dair tutanak tutulur. Tarafların zorunlu arabuluculuk görüşmelerine mazeretsiz katılmaması durumunda katılmayan taraf açısından olumsuz sonuçlar doğacaktır. Taraftarlardan biri mazeretsiz bir şekilde ilk arabuluculuk toplantısına katılmazsa ve arabuluculuk toplantısı sona ererse bu durum son tutanakta belirtilir. Arabuluculuk toplantısına katılmayıp sürecin sona ermesine sebep olan taraf açılacak bir davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderleri üzerine bırakılacaktır. Ayrıca lehine yargılama ücretine de hükmedilmeyecektir. Her iki tarafın da toplantıya katılmamaları durumunda yargılama giderleri kendi üzerlerinde kalacaktır.

5. Son Oturum: Son oturumda tutulan tutanak çok önemlidir. Arabuluculuk son tutanağı, dava şartı arabuluculuk olan davalarda dava dilekçesinin ekine eklenmek, eklenmediyse mahkemece verilen süre içerisinde mahkemeye sunulmak zorundadır. Aksi durumda davanın, dava şartı eksikliği sebebiyle davanın usulden reddi gündeme gelecektir.

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Sürecinde Tarafların Hak ve Yükümlülükleri

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’ne göre arabuluculuğun temel ilkeleri:

  • İradi olma ve eşitlik (m.5)

  • Gizlilik (m.6)

  • Beyan ve belgelerin kullanılamamasıdır (m.7)

Arabuluculukta tarafların hak ve yükümlülükleri de arabuluculuğun eşitlik ilkesine dayanması, gizli olması ve iradi bir sürece dayanması etrafında şekillenmektedir. 

Buna göre arabulucu süreci yürütürken etik ilkeleri çerçevesinde aşağıdakilere dikkat etmelidir:

  1. Arabuluculuk faaliyetlerinde her iki taraf da işlemlerin eşitlik ilkesi gözetilerek yapılmasını talep eder. Bu kapsamda arabulucu tarafsız olmalı, önyargılı olmadan taraflara eşit davranmalı, eşit haklar tanımalıdır.

  2. Arabuluculuk bir uzlaşma sürecine benzediği için taraflar hem sürecin gizli kalmasını sağlamakla yükümlü hem de tarafların gizlilik talep etme hakları bulunmaktadır. Arabulucu da bu süreç içinde edindiği bilgi ve belgeleri gizli tutmakla ve üçüncü kişilerle paylaşmamak ile yükümlüdür. Aksi takdirde yaptırımı şikâyet üzerine 6 aya kadar hapis cezası olan bu davranıştan dolayı cezai sorumluluğu gündeme gelebilir.

  3. Arabuluculuğun dava şartı olarak düzenlendiği uyuşmazlıklar hariç olarak diğer uyuşmazlıklarda söz konusu faaliyet ihtiyaridir. Bir başka deyişle geri kalan durumlarda taraflar, arabulucuya başvurmakta veya süreci sonuna kadar götürüp götürmemekte özgürdür. Zorunlu arabuluculukta ise arabuluculuk oturumuna katılıp katılmamak konusunda yine iradi bir seçim devreye girmekte fakat bunun diğer durumdan farklı olarak yaptırımları (vekalet ücreti ve yargılama giderlerinde aleyhe davranılması) söz konusu olabilmektedir.

Ticari Davalarda Arabuluculuk Ücreti Ne Kadardır?

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununda düzenlenen Arabulucuların Hak ve Yükümlülükleri kapsamında arabulucu yapmış olduğu faaliyet karşılığı ücret ve masrafları isteme hakkına sahiptir.  

Arabulucu, ücret ve masraflar için avans da talep edebilir. Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir ve ücret ile masraf, taraflarca eşit olarak karşılanır. 

Taraflar Asgari Ücret Tarifesinin altında bir ücret belirleyemez. Ancak taraflar ücretin ödenme payında aralarında anlaşarak değişiklik yapabilirler.

Örnek vermek gerekirse, Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre

Konusu para olmayan ticari uyuşmazlıklarda 2 taraf varsa taraf başına, arabulucunun bir saati 780-TL olarak ücretlendirilir.

Eğer konusu para olan bir uyuşmazlık ise faaliyet sonucu üzerinde anlaşılan miktara ve arabulucuların sayısına göre belirlenen miktar üzerinden oransal bir değerlendirme yapılır.

Arabuluculuk sürecinin sonunda seri uyuşmazlıklarda anlaşma sağlanması halinde, arabuluculuğun konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen hukuki uyuşmazlık olsa bile arabulucu, her bir uyuşmazlık bakımından, Ticari Uyuşmazlıklarda 2.000,00-TL ücrete hak kazanır.

Bunların yanı sıra, arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığın bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Ücreti

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununda düzenlenen Arabulucuların Hak ve Yükümlülükleri kapsamında arabulucu yapmış olduğu faaliyet karşılığı ücret ve masrafları isteme hakkına sahiptir. 

Arabulucu, ücret ve masraflar için avans da talep edebilir. Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir ve ücret ile masraf, taraflarca eşit olarak karşılanır. 

Taraflar Asgari Ücret Tarifesinin altında bir ücret belirleyemez. Ancak taraflar ücretin ödenme payında aralarında anlaşarak değişiklik yapabilirler.

Örnek vermek gerekirse, Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre

  • Konusu para olmayan ticari uyuşmazlıklarda 2 taraf varsa taraf başına, arabulucunun bir saati 780-TL olarak ücretlendirilir.

  • Eğer konusu para olan bir uyuşmazlık ise faaliyet sonucu üzerinde anlaşılan miktara ve arabulucuların sayısına göre belirlenen miktar üzerinden oransal bir değerlendirme yapılır.

  • Arabuluculuk sürecinin sonunda seri uyuşmazlıklarda anlaşma sağlanması halinde, arabuluculuğun konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen hukuki uyuşmazlık olsa bile arabulucu, her bir uyuşmazlık bakımından, Ticari Uyuşmazlıklarda 2.000,00-TL ücrete hak kazanır.

 

Bunların yanı sıra, arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığın bütçesinden ödenir. 

İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Sürecinde Süreler ve Zamanaşımı

  • Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru hâlinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
  •  
  • Dava açılmasından sonra arabulucuya başvuru hâlinde ise bu süreç, mahkemenin tarafları arabuluculuğa davetinin taraflarca kabul edilmesi veya tarafların arabulucuya başvurma konusunda anlaşmaya vardıklarını duruşma dışında mahkemeye yazılı olarak beyan ettikleri ya da duruşmada bu beyanlarının tutanağa geçirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
  •  
  • Arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz (Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği m.19).
  •  
  • Dava şartı olan arabuluculukta ise, arabuluculuk bürosuna başvurulmasından, son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar geçen sürede uyuşmazlık konusu hususlarda zamanaşımı durur ve hak düşürücü süre işlemez. (Yönetmelik m.27)

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Sürecinde Temsil

Ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk sürecini yürütebilmek için en az üç kişinin katılımı gerekmektedir. Burada başvuran taraf, süreci bizzat yürütebileceği gibi kendisini kanuni temsilcisi ile veya bir avukat yardımıyla temsil ettirebilir.  Uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlayabilecek uzman kişiler de oturumlarda hazır bulundurulabilir.

Ticari Davalarda Zorunlu Arabuluculuk

Ticari davalarda dava şartı olarak zorunlu arabuluculuk, uyuşmazlığa dair dava açılmadan önce tüketilmesi gereken bir yoldur. TTK’da anılan hükme göre, Türk  Ticaret Kanunu’nun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Bu nedenle arabulucuya başvurulmadan mevcut uyuşmazlığın mahkemeye taşınması durumunda dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilecektir. 

Burada dikkat edilmesi gereken husus, uyuşmazlığın konusunun bir miktar paranın ödenmesi veya tazminat taleplerine ilişkin olmasıdır. Çünkü aksi durumda arabuluculuk müessesesi zorunluluk teşkil etmez.

Ticari Davalarda Arabuluculuk Ücreti 2023

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununda düzenlenen Arabulucuların Hak ve Yükümlülükleri kapsamında arabulucu yapmış olduğu faaliyet karşılığı ücret ve masrafları isteme hakkına sahiptir. 

Arabulucu, ücret ve masraflar için avans da talep edebilir. Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir ve ücret ile masraf, taraflarca eşit olarak karşılanır. Taraflar Asgari Ücret Tarifesinin altında bir ücret belirleyemez. Ancak taraflar ücretin ödenme payında aralarında anlaşarak değişiklik yapabilirler.

Örnek vermek gerekirse, Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre

  • Konusu para olmayan ticari uyuşmazlıklarda 2 taraf varsa taraf başına, arabulucunun bir saati 780-TL olarak ücretlendirilir.

  • Eğer konusu para olan bir uyuşmazlık ise faaliyet sonucu üzerinde anlaşılan miktara ve arabulucuların sayısına göre belirlenen miktar üzerinden oransal bir değerlendirme yapılır.

  • Arabuluculuk sürecinin sonunda seri uyuşmazlıklarda anlaşma sağlanması halinde, arabuluculuğun konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen hukuki uyuşmazlık olsa bile arabulucu, her bir uyuşmazlık bakımından, Ticari Uyuşmazlıklarda 2.000,00-TL ücrete hak kazanır.

 

Bunların yanı sıra, arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığın bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.

Ticari Uyuşmazlıklarda Arabuluculuğun Sona Ermesi

Arabuluculuğun sona ermesi, arabulucunun tarafların anlaşmaya varıp varamamalarını ve bunun hangi şartlarla sonuçlandığını gösteren bir tutanak düzenlemesi ile gerçekleşir. Düzenlenen bu tutanak taraflarca imzalanır, taraflar imzalamıyorsa arabulucu tarafından bunun sebebi belirtilecek şekilde kayıt düşülerek imzalanır ve böylece belgelenmiş olur. Tarafların anlaşmaya vardıkları hususlarda daha sonradan dava açmaları mümkün değildir.

Arabuluculuk son tutanağı, dava şartı arabuluculuk olan davalarda dava dilekçesinin ekine eklenmek, eklenmediyse mahkemece verilen süre içerisinde mahkemeye sunulmak zorundadır. Aksi durumda önce ihtar çekilecek daha sonra davanın, dava şartı eksikliği sebebiyle usulden reddi gündeme gelecektir.

 

Arabuluculuk sonucunda anlaşma sağlanamazsa, 7036 sayılı kanunun 3. Maddesinin 2. Fıkrasına göre;

  • Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”

 

Arabuluculuk sonucunda anlaşma sağlanırsa, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18. Maddesinin 2. Fıkrasına göre;

  • “Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir. Davanın görülmesi sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda ise anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır.”

Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonucunda anlaşmaya varırlarsa, anlaşma tutanağı için sulh hukuk mahkemesinden icra edilebilirlik şerhi alınarak tutanak ilam niteliğinde belge haline getirilebilir. Tarafların arabuluculuk neticesinde anlaştığı hususlar yeni bir dava konusu yapılamaz.

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir