YARGITAY 8. CEZA DAİRESİ T. 6.7.2023 E. 2022/4188 K. 2023/5890
DAVA : İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteminin süresinde olduğu, temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
KARAR : I. HUKUKİ SÜREÇ : İncesu Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2018 tarihli iddianamesi ile sanığın iftira suçundan cezalandırılması istemi ile dava açılmıştır. İncesu Asliye Ceza Mahkemesi’nin 31.12.2020 tarihli kararı ile sanığın iftira suçundan erteli 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına hükmedilmesine ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
3. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 30.06.2021 tarihli kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek durulma açılarak yapılan inceleme neticesinde İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanığın iftira suçundan beraatine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz istemi, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğuna, iftira kastı ile hareket ettiğine, sanığın eyleminin savunma hakkının sınırlarını aştığına yöneliktir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesi’nin Kabulü
Sanığın, üzerine atılı dava dışı suçtan kurtulmak maksadıyla Sulh Ceza Hakimliğinde alınan savunmasında evlerinin kapısına oğlu K.’in tüfekle ateş ettiğini beyan ederek, işlemediğini bildiği halde katılana suç isnadında bulunması nedeniyle iftira kastı ile hareket ettiği kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesi’nin Kabulü
Sanığın eyleminin suçtan kurtulmaya yönelik savunma hakkı kapsamında kaldığı belirlenerek beraatine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
1. İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesi gerekir.
2. Somut olayda, sanığın kendisine ait eve tüfekle ateş ettiği, bunu arasında husumet bulunan … ile … adlı şahısların yaptığını söylediği, fakat sanığın aynı evde birlikte yaşadığı kızı ve eşinin alınan ifadeler neticesinde asıl ateş eden kişinin sanık olduğunun belirlenmesi üzerine, sanığın tutuklanmak üzere sulh ceza hakimliğine sevk edildiği, sanığın burada yaptığı savunmasında ise bu kez oğlu K.’in avlanmaya giderken yanlışlıkla tüfeğin patlamasına sebebiyet verdiği yönünde savunmada bulunduğu anlaşılmıştır.
3. Sanığın sulh ceza hakimliğinde verdiği bu savunmasında katılan …’e suç isnat etmek amacıyla hareket etmediği, kendisinin suçtan kurtarıcı beyanda bulunduğu tespit edilmiş olup istinaf mahkemesinin kararında hukuka aykırılık tespit edilmemiş ve katılan vekilinin sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğuna, iftira kastı ile hareket ettiğine, sanığın eyleminin savunma hakkının sınırlarını aştığına yönelik vs. temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
SONUÇ : Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin, 30.06.2021 tarihli kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 Sayılı Kanun’un 289. maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 Sayılı Kanun’un 302. maddesinin birinci fıkrası gereği,
Tebliğname’ye uygun olarak, oybirliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 Sayılı Kanun’un 304. maddesinin birinci fıkrası uyarınca İncesu Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.07.2023 tarihinde karar verildi.
İftira suçu ispatlanırken maddi delillerin yanı sıra tanık beyanları da gerekli olabilir. Yazılı belgeler, tutanaklar, resim ve benzer evraklar iftira suçunda delil olarak sunulabilir. İftira suçunun oluşabilmesi için kişi hakkında resmi olarak başlatılan soruşturma ve kovuşturma işlemleri olması gereklidir.
İftira suçunun düzenlendiği TCK’nın 267. maddesine göre, iftira suçunun basit halinin cezası bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasıdır.