UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

BAŞVURU TARİHİ VE SAYISI : 11/01/2022 – 2022.E.10046

KARAR TARİHİ VE SAYISI : 17/05/2022 – K-2022/115354

BAŞVURAN : Sxxxx Exxxx (TC:xxxxxxxxxxxx)

ADRESİ : Hüseyin Gazi Mah. Seyyid Battal Gazi Cad. No:8/22

BAŞVURAN E-POSTA : info@minvalhukuk.com

BAŞVURAN VEKİLİ : Av. Rüştü Ufuk BARANOĞLU- Av. Bilal SAYIN 

BAŞVURAN VEKİLİ E-POSTA : info@minvalhukuk.com

SİGORTA KURULUŞU : DOĞA SİGORTA A.Ş

ADRESİ : Maslak Mah. Büyükdere Cad. Spine Tower No:243 K:20 Sarıyer/İSTANBUL

SİG.KURULUŞU KEP ADRESİ : dogasigorta@hs03.kep.tr

SİGORTA KURULUŞU E-POSTA : tahkim@dogasigorta.com

SİGORTA KURULUŞU VEKİLİ : Exxxx Dxxxxxxx

ADRESİ – E-POSTA ADRESİ : CUMHURİYET MAH. 502. SOK. NO:5 FETHİYE PLAZA D:25

FETHİYE / MUĞLA emre@demirhukukdanismanlik.com

SİG. KUR.VEK. KEP ADRESİ :

UYUŞMAZLIK TUTARI : 33.937,75- TL (ISLAH İLE)

SİGORTA HAKEM HEYETİ : Bxxxxxx(Sicil No:xxx)

Öxxxxxxx(Sicil No:xxxxx)

Mxxxx(Sicil:xxxxxx)

1. BAŞVURU KONUSU UYUŞMAZLIK VE YARGILAMA USULÜNE İLİŞKİN BİLGİLER

1.1.Uyuşmazlık Konusu Olay ve Talep

Uyuşmazlık, 25.05.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında sürücü konumundayken yaralanarak malul kalan başvuru sahibinin, maluliyeti sebebiyle uğradığı zararın (sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri adli tıp rapor gideri) sigorta şirketi tarafından tam olarak karşılanmadığından dolayı, trafik poliçesi kapsamında tahsiline ilişkindir.

1.2.Başvurunun Hakeme İntikaline ve İncelenmesine İlişkin Süreç

Dosya, Hakemliğimizce teslim alınarak yargılamaya başlanmıştır. HMK 429. maddesi gereğince uyuşmazlığın mahiyeti ve dosya mevcudu itibariyle duruşma yapılmasına gerek olmadığı kanaatine varılmıştır. Dosyada bulunan raporun mevzuata/hesaplamaya uygun olduğu, ancak taraflar arasında çekişme olduğu anlaşılmakla adli tıp, kusur ve aktüer bilirkişi ataması yapılmıştır. Akabinde dosyada mevcut olan bilgi ve belge dikkate alınarak hüküm tesis edilmiştir.

2. TARAFLARIN ORTAYA KOYDUĞU MADDİ VE HUKUKİ İDDİALAR

2.1. Başvuru Sahibinin İddia, Delil ve Talepleri

Başvuran vekili tarafından verilen dilekçede özetle; 25.05.2019 tarihinde Ankara’da meydana gelen trafik kazasında müvekkili Sxxxxxxx Exxxxxx’nın ağır şekilde yaralandığını, kazanın oluşumunda Doğa Sigorta A.Ş tarafından Karayolları ZMMS ile sigortalı 06 BEB 448 plakalı aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu, müvekkilinin kusuru olmadığını, yapılan kısmi ödemenin zararı karşılamadığını, mevzuata göre zararların (sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, ve tedavi gideri) sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkilin Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD 17/12/2021 tarihli rapor alınmış olduğunu,. Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik esasına göre Kas İskelet sistemi %16 sürekli maluliyet,9 ay geçici iş göremezlik, 3 ay bakıcı ihtiyacı muayene olarak rapor aldığını buna göre Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik bakımından Kas İskelet sistemi %16 sürekli maluliyet,9 ay geçici iş göremezlik, 3 ay bakıcı ihtiyacı ön görülmüş olduğunu, bu raporun mevzuata uygun olduğunu, şirketin müteselsil olarak bu zarardan sorumlu olduğunu, davalı şirkete 05.11.2021 de taleplerinin iletilmesine karşın cevap verilmediğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla 50-TL geçici iş göremezlik,50-TL bakıcı gideri ve 5000-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 5100-TL maddi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren avans faizi, yargılama giderleri ile Doğa Sigorta A.Ş den tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Dosyaya delil olarak; vekalet harcı makbuzu, (11.50-TL), Rapor Ücreti 1260-TL, vekaletname,325-TL+184,06-TL başvuru ücreti dekontu (iki adet), sigorta şirketine başvuru dilekçesi (08.11.2021) ve sair yazışma mailleri, Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD 17/12/2021 tarihli rapor, Savcılık tahkikat evrakı ve KYOK, sunulmuştur.

2.2.Sigorta Kuruluşunun İddia, Delil ve Talepleri

Sigorta Şirketi vekili tarafından verilen dilekçede özetle; Başvuru konusu 06 BEB 448 plakalı aracın müvekkil şirketçe, 19.06.2018/2019 tarihleri arasında, 39101163 no’lu poliçe ile

Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlenmiş olduğunu, limitinin 360.000-TL olduğunu, Müvekkil şirketin sorumluluğunun, poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olmadığını, başvuranın emniyet kemeri takılı olmadığı için %20 müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik ve bakıcı giderlerinin ve rapor giderinin teminat kapsamında olmadığını, raporun mevzuata uygun olmadığını, sağlık ve kusur bakımından Adli Tıp Kurumu’ndan raporu alınması gerektiğini, tazminat hesaplamasının aktüer tarafından TRH 2010 Kadın ve Erkek Mortalite Tablolarının, 1.8 teknik faiz oranlarının kullanılması suretiyle yapılması gerektiğini, talep edilecek faiz cinsinin ancak yasal faiz olduğunu ifade ederek başvurunun reddine karar verilmesine talep etmiştir. Dosyaya vekaletname, poliçe, sunulmuştur.

3. UYUŞMAZLIĞA UYGULANACAK HÜKÜMLER

Uyuşmazlığın çözümü için 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik karayolları Trafik Yönetmeliği, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları ve Sigorta Poliçesi hükümleri dikkate alınmıştır.

4. DEĞERLENDİRME, GEREKÇELİ KARAR

Dosyadaki belgelerin incelenmesinden başvuru sahibinin kaza tarihi itibariyle sürücü sıfatını taşıdığı, aleyhine başvuru yapılan Sigorta Şirketinin ise aynı tarih itibariyle zarara sebebiyet veren aracın KMAZMSS sigortacısı olduğu, tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetlerinin mevcut olduğu tespit edilmiştir. Dosya konusu talep, başvuranın geçirmiş olduğu kaza nedeniyle maruz kaldığı maluliyet sebebiyle talep edilen tazminatın tam ödenmediği iddiasıdır. Başvuran dilekçesinin talep sonucu bölümünde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 50-TL geçici iş göremezlik, 50-TL bakıcı gideri 5000-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 5100-TL’nin sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir. Aynı Kanunun 91 inci maddesi ise 85 inci maddede yer alan işletenin sorumluluğunun sigortacıya devrini öngörmüştür. Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54’te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir. Başvuran bunlardan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatını talep etmektedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ile bir talepte bulunulması halinde zararın kapsamının belirlenmesi açısından malûliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi esaslı unsurdur. 

Maluliyete ilişkin alınacak raporların olay tarihlerine göre; 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ila 31.08.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ile 31.05.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 -19.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliği,19.02.2019 tarihinden sonra ise Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’e uygun olarak düzenlenmesi ve bilahare aktüer bilirkişiden Yargıtay Kararları doğrultusundaki kıstaslar dikkate alınarak hazırlanacak tazminat hesabı ile maluliyet tazminatının belirlenmesi gerekmektedir.

Somut uyuşmazlıkta, olay tarihi 25.05.2019 dir. Bilindiği üzere, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik (yeni Yönetmelik) 20/02/2019 tarihli ve 30692 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Yönetmelik m. 18 ile eski Yönetmelik yürürlükten kaldırılmış ve buna yapılmış atıfların yeni Yönetmeliğe yapıldığı hüküm altına alınmıştır. Söz konusu raporun, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda adli tıp bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre aktüer bilirkişi hesaplamasında esas alınabileceği değerlendirilmiştir.

Heyetimiz tarafından 22.02.2022 tarihli ara karar ile; Dosya kapsamındaki sair sağlık evraklarının incelenerek sürekli maluliyet, geçici maluliyet ve bakıcı süresi hakkında çelişkilerin giderilmesi maksadıyla olay tarihindeki mevzuat dikkate alınarak (Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik) adli tıp bilirkişisinden Anayasa Mahkemesi’nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 17/7/2020 Tarihli, 2019/40 Esas -2020/40 Karar sayılı kararı sonrasında, tazminat hesaplamasında TRH 2010 hayat tablosunun ve %0 teknik faiz uygulanmasının Türk Borçlar Kanunu’nun gerçek zararın tespiti ilkelerine uygun olduğuna karar verilerek zarar tutarının bu kıstasa göre hesaplanması için adli tıp , kusur ve aktüer bilirkişisi atanmıştır. Kusur bilirkişi raporuna göre; 06 BEB 448 plakalı araç sürücüsü Ümit Erdoğan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 52/a,b, 56/a-1 ve 84/g maddelerini ihlal ettiğinden % 100 (yüzde yüz)Asli kusurlu olduğu, 06 J 1136 plakalı araç sürücüsü Süleyman Çiğdem’in kazanın oluşumunda kusurunun olmadığı, 34 SJ 8066 plakalı araç sürücüsü Yaşar Tankal’ın kazanın oluşumunda kusurunun olmadığı, Kanaatine varılmıştır. 

Adli Tıp Bilirkişi raporuna göre; 10.01.1941 doğumlu Sxxxxxx Exxxxxx hakkında düzenlenmiş tıbbi belgelerin incelenmesinden; 25.05.2019 tarihli yaralanması neticesinde sağ humerus segmenter kırığı geçirdiği anlaşılmış olup eklem hareket kısıtlılığı sekeli ile humerus yaralanması arasında illiyet bağı tespit edilmiştir. Ancak kişinin yaşı ile yaralanması arasında illiyet bağı olmadığı için maluliyet oran Hesaplanmasına yaşı dahil edilmemiştir.

1-Maluliyetinin hesaplanmasında Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri Kas-İskelet Sistemi Bölümü esas alındığında;

-Sağ omuz hareket kısıtlılığı için üst ekstremite engellilik yüzdesi Şekil 2.11’e göre %3 olduğu, Tablo 2.3’e göre kişi engel oranı %2,

-Sağ dirsek hareket kısıtlılığı için üst ekstremite engellilik yüzdesi; Şekil 2.8’e göre %7 olduğu, Tablo 2.3’e göre kişi engel oranı %4, Balthazard yöntemi ile iki araz toplandığında kişinin engel oranı %6 (yüzdealtı) olduğu,

2-Tıbbi iyileşme süresi 4 (dört) ayı bulabileceğinden, geçici iş göremezlik süresi 4 (dört) ay olduğu,

3-Başkasının yardımına 3 (üç) hafta süresince ihtiyacı olacağından geçici bakıcı süresi 3 (üç) hafta olduğu kanaatine varılmıştır. Aktüer Bilirkişi raporuna göre; Sürekli Sakatlık Oranının %6,0 Geçici İş Göremezlik Süresinin 4 Ay, Bakıcı İhtiyacının 3 Hafta esas alınarak, %100 Kusur, asgari ücret yapılan hesaplamaya göre Geçici İş Görmezlik 7.316,08-TL Sürekli Sakatlık 25.341,35-TL Bakıcı Gideri 1.280,31-TL Toplam 33.937,75-TL olarak hesaplanmıştır.

Bilirkişi heyet raporu 08.03.2022 de sistem ve e-posta ile taraflara tebliğ edilmiştir. Başvuran 08.03.2022 de verilen dilekçe ile verilen dilekçe ile aleyhe olan hususları kabul edilmemek ve fazlaya dair haklar saklı tutularak, başvuru değeri; geçici iş göremezlik tazminatı 7.316,08 -TL, sürekli is göremezlik tazminatı 25.341,35-TL, bakıcı gideri 1.280,31-TL olmak üzere toplam 33.937,75-TL ye yükseltilmiş, adli tıp rapor ücreti olarak 1260-TL talep edilmiştir. Islah dilekçesi 17.03.2022 de Sigorta şirketine tebliğ edilmiştir.21.03.2022 verilen dilekçe ile rapora ve ıslaha itiraz edilerek, raporun mevzuata uygun olmadığı, aktüer hesaplama kriterlerini kabul etmedikleri, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği, ticari faiz uygulanamayacağı ileri sürülmüş ve başvurunun reddi istenilmiştir. Kusur bilirkişisinin, adli trafik bilirkişi sıfatına haiz olması ve Komisyon listesinde yer alması mevcut belgelere göre kusur dağılımı tespiti yapması, oluşa ve Yargıtay uygulamalarına uygun olması sebebiyle itiraz kabul edilmemiştir.

Dosyaya sunulan sağlık raporuna yapılan itirazlar, yukarıda zikredilen mevzuat ve adli tıp bilirkişi denetiminden geçirilerek oluşa, dosya kapsamına ve yönetmeliğe uygun nihai oranlar ve değerler tespit edilmiş olduğundan kabul edilmemiştir. Davalı tarafça Hesaplamanın Trafik poliçesi Genel Şartları uyarınca 1.8 Teknik faize esas alınarak yapılması gerektiğini ileri sürmüş ise de Anayasa Mahkemesi’nin 09.10.2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 17/7/2020 Tarihli, 2019/40 Esas -2020/40 Karar sayılı kararı ile; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanun’un 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresi ile 92. maddesinin İ. bendindeki “ Bu kanun çerçevesinde hazırlanan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler” ilgili yasal düzenlemelerin Anayasa aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararında belirtildiği üzere motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilere verilen zarardan sorumlu olan araç işletenin sorumluluğu haksız fiilden doğan sorumluluk niteliği taşıdığı için tazminat borcunun kapsamı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa göre belirlenmesine karşın araç işletenin mali sorumluluğunu üstlenen sigorta şirketinin tazminat borcunun kapsamının Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre belirlenmesi sorumluluk kapsamının farklılaşmasına neden olacaktır. Belirtilen düzenleme sonucu sigorta şirketinin gerçek zararı karşılamaması halinde ise işleten; gerçek zarar miktarı ile sigorta şirketinin Trafik Sigortası Genel Şartları gereğince ödeyeceği tazminat miktarı arasındaki farktan sorumlu olmaya devam edecektir. Belirtilen halin ise yasal olarak yapılması zorunlu tutulan trafik sigortasının düzenleme amacına ve niteliğine aykırı olacaktır.

Yukarıda belirtilen nedenlerle Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının yürürlüğe girmesinden sonrada yine de daimi maluliyet tazminatının hesaplanmasında Trafik Sigortası Genel Şartları Ek:3’de Sürekli Sakatlık Tazminatı Hesaplaması başlığı altında öngörülen 1.8 teknik faizin esas alınması Türk Borçlar Kanununun 55.maddesinde düzenlenmiş olan destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararların sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanacağına dair düzenlemeye ve sorumluluk hukukunun temel ilkelerinden olan gerçek zararın tazmin ilkesine aykırı olacaktır.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesince Aralık 2020 tarihi itibariyle tazminat hesabında esas alınan yaşam tablosu yönünden içtihat değişikliğine giderek, tazminat hesabının TRH 2010 Hayat tablosu ve progresif Rant (her yıl %10 artırılıp %10 iskonto edilme) yöntemine göre hesaplanması gerektiği ifade edilmektedir. Yargıtay 17 HD. 2019/3292 E- 2021/1848 K sayılı 24.02.2021 tarihli kararı, Yargıtay 17. HD 2019/5206 E- 2020/8874 K sayılı 22.12.2020 tarihli kararları da bu doğrultudadır.

TMK 1/3 Maddesindeki “Hakim karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır” hükmü uyarınca sürekli iş göremezlik ve destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamasına ilişkin Türk Borçlar kanununda hesap yöntemi yönünden düzenleme bulunmaması nedeniyle TMK 1/3 m uyarınca bilirkişi raporundaki yukarıda belirtilen içtihatlar doğrultusunda yapılan hesaplama esas alınarak tespit edilen tazminat miktarı hükme esas alınmış sigorta şirketinin aksi yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir.

Trafik Sigortası Genel Şartlarında yapılan değişiklikle mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri ile sürekli sakatlık raporu alana kadar trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin sağlık gideri teminatı kapsamında olduğu ancak sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunda olduğu belirtilmiş ise de 6111 sayılı yasa ile değiştirilen 2918 Sayılı Kanun’un 98’inci maddesi kapsamında SGK sorumluluğunda olan giderler arasında geçici iş göremezlik tazminatı da olduğu yönünde bir açık düzenleme olmadığı nazara alındığında Trafik Sigortası Genel Şartlarındaki geçici iş göremezlik tazminatı ile ilgili olarak sigorta şirketlerinin sorumluğunun sona erdiği sorumluluğun SGK’ya geçtiğine dair düzenlemenin yasal dayanağı da bulunmamaktadır.

Müterafik kusur, her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir. (TBK MD.52/1 Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.) Olay tespit tutanağı ve sair evraka göre başvurana atfedilecek müterafik kusur eylemi saptanamadığından indirim talebi kabul edilmemiştir. Oluşa ve mevzuata uygun bilirkişi raporuna itibar edilerek ve dosya kapsamına, yukarıda izah edilen yasal gerekçelere göre sigorta şirketinin itirazlarının reddi ile başvurunun kabulüne, geçici iş göremezlik tazminatı 7.316,08 -TL, sürekli is göremezlik tazminatı 25.341,35-TL, bakıcı gideri 1.280,31-TL olmak üzere toplam 33.937,75-TLni ve adli tıp rapor ücreti olarak 1260 TL’nin yasal faizi ile sigorta şirketinden alınarak başvuruna ödenmesine, karar verilmiştir.

Dosyada yer alan belgelere göre başvuran tarafından sigorta şirketine 08.11.2021 de başvurulduğu görülmekle KTK md.99 gereği 19.11.2021 tarihinde temerrüt gerçekleşmiştir. Haksız fiil kaynaklı alacağa Yargıtay kararlarına göre bu tarihten itibaren yasal faiz yürütülmesine hükmedilmiştir.

Taraflarca talep edilen vekalet ücretinin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30’uncu maddesinin 17’nci fıkrası dikkate alınarak ödenmesine karar verilmiştir

5. KARAR

Yapılan değerlendirmeler ve belirtilen gerekçeler neticesinde;

5.1 Başvurunun kabulüne, 33.937,75–TL’nin 19.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal

faiziyle birlikte sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine,

5.2 Başvuran tarafından karşılanmış bulunan 509.06-TL başvuru ücreti, 8.50 vekalet harcı, 1260 – TL adli tıp rapor ücreti ve 1700-TL bilirkişi ücretinden oluşan yargılama giderlerinin sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine,

5.3 Başvuran vekil ile temsil edildiğinden, yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30’uncu maddesinin 17’nci fıkrasına göre 5.100,00-TL vekalet ücretinin sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine, 5684 sayılı Kanunun 30/12. maddesi hükmü gereği, kararın bildirim tarihinden itibaren 10 gün içinde Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.