- Av. Rüştü Ufuk Baranoğlu
- Türk Ceza Kanunu
- 25 Aralık 2025
TCK Madde 16
Cezadan mahsup
MADDE 16- (1) Nerede işlenmiş olursa olsun bir suçtan dolayı, yabancı ülkede gözaltında, gözlem altında, tutuklulukta veya hükümlülükte geçen süre, aynı suçtan dolayı Türkiye’de verilecek cezadan mahsup edilir.
Sayfa İçeriği
TCK Madde 16 Gerekçesi
Tck madde 16, suç nerede işlenmiş olursa olsun, yabancı ülkede gözaltında, gözlem altında, tutuklulukta veya hükümlülükte geçen sürelerin aynı suçtan dolayı Türkiye’de yapılacak yargılama sonunda verilecek cezadan indirilmesi öngörülmüş, böylece adalet esaslarına uyulması sağlanmıştır.
TCK Madde 16 Emsal Yargıtay Kararları
Yargıtay 18. Ceza Dairesi 22.11.2017 T. 2017/3257 E. 2017/13470 K. 18. CEZA DAİRESİ
Esas : 2017/3257
Karar : 2017/13470
Karar Tarihi :22.11.2017
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen göçmen kaçakçılığı eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Temel cezanın belirlenmesinde, suçun işleniş biçimi, failin kasta dayalı kusurunun yoğunluğu, olayın meydana geliş şekliyle göçmen sayısı dikkate alınarak teşdiden uygulama yapılması gerekirken alt hadden ceza tayin edilmiş ve Türk Karasularının dışına çıkılmasıyla birlikte göçmen kaçakçılığı suçunun tamamlandığı gözetilmeden, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle TCK’nın 35. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayin edilmiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından; suça sürüklenen çocuğun 22.10.2008 – 23.10.2008 tarihlerinde gözaltında kaldığı süre, TCK’nın 63. maddesi gereğince ve 24.9.2008 – 22.10.2008 tarihleri arasında Yunanistan adli makamlarınca gözaltında kaldığı süre, TCK’nın 16. maddesi gereğince cezasından mahsup edilmemiş ise de, infaz aşamasında re’sen dikkate alınabileceğinden bozmayı gerektirmediği,
Anlaşıldığından suça sürüklenen çocuk …’un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 22.11.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi
Yargıtay 18. Ceza Dairesi 31.03.2015 T. 2015/128 E. 2015/128 K. 18. CEZA DAİRESİ
Esas : 2015/128
Karar : 2015/128
Karar Tarihi :31.03.2015.
Dava: Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Karar: Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
5237 Sayılı T.C.K.nın 8/1. maddesinde, “Türkiye’de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır. Fiilin kısmen veya tamamen Türkiye’de işlenmesi veya neticenin Türkiye’de gerçekleşmesi halinde suç, Türkiye’de işlenmiş sayılır.” denilmekte, aynı Kanunun 9. maddesinde, Türkiye’de işlenen suçtan dolayı yabancı ülkede hakkında hüküm verilmiş olan kimsenin, Türkiye’de yeniden yargılanacağı belirtilmekte ve yine aynı Kanunun 16. maddesinde de “Nerede işlenmiş olursa olsun bir suçtan dolayı, yabancı ülkede gözaltında, gözlem altında, tutuklulukta veya hükümlülükte geçen süre, aynı suçtan dolayı Türkiye’de verilecek cezadan mahsup edilir.” şeklinde hüküm yer almaktadır. Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 14/7. maddesinde ise, “Hiç kimse, bir ülkenin yasalarına ve ceza usulüne göre daha önce kesin olarak mahkum olmuş ya da beraat etmişse, aynı fiil için yeniden yargılanamaz ve cezalandırılmaz.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Bu bilgiler ışığında somut olaya gelince;
Sanığın, üç Afgan göçmeni menfaat karşılığı ve yasa dışı yollarla Kuşadası’ndan jet-ski ile sınırdan geçirdikten sonra, Yunanistan’da yakalanıp bu ülkede yargılanarak ceza aldığı olayda, göçmen kaçakçılığı suçunun seçimlik hareketlerinden biri olan yurt dışına göçmen çıkarma fiilinin, Yunanistan adaleti tarafından “yurda kaçak göçmen sokmak” şeklinde nitelendirilerek sanığın cezalandırılmasının, fiilin her iki ülke yönünden suç olarak kabulü sebebiyle Türkiye’de işlenen göçmen kaçakçılığı suçuna dair yargılamaya engel teşkil etmeyeceği ve mülkilik ilkesi gereğince sanığın bu suçtan cezalandırılarak, koruma, faile göre şahsilikle evrenselllik ilkeleri yönünden mükerrer infazın önlenmesi, adalet ve hakkaniyet esasları gözetilerek 5237 Sayılı T.C.K.nın 16. maddesine göre, yurt dışında gözaltında, tutukluluk veya hükümlülükte geçirdiği süreler saptanarak bu cezasından mahsubunun gerektiği gözetilmeden, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 14/7. maddesine yanlış anlam yüklenerek davanın reddine karar verilmesi,
Sonuç: Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleriyle tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31.03.2015 tarihinde oybirliği ile, karar verildi

Hukuk Fakültesi eğitimi tamamladıktan sonra eğitim hayatına Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Anabilim dalında yüksek lisans çalışmalarında bulunmuştur. Hukuk Eğitimini tamamlamasının ardından Ankara Barosunda staj eğitimini tamamlamış. Staj eğitimin bitişinin ardından Ankara’da Kurucu Ortağı olduğu Minval Hukuk ve Danışmanlık Bürosunu kurmuş ve mesleğini icra etmektedir. Ayrıca Yetkin Yayınlarından yayınlanmış ”Sigorta Hukuku ve Tahkim Uygulamaları” adlı bir kitabı mevcuttur.

