Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2021/41620 E. ,2022/19521 K.

KARAR :Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

Sanığa yükletilen göçmen kaçakçılığı eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,

Anlaşıldığından, sanık … müdafisinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 12/10/2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Sayın çoğunluk ile aramızdaki uyuşmazlık; sanığın … … Cumhuriyeti vatandaşı olan göçmenlerin … ilçesindeki çiftliklerde çalışmaları için aracı olması şeklindeki eyleminin göçmen kaçakçılığı suçunun oluşturup oluşturmayacağı noktasındadır.

Göçmen kaçakçılığı suçu TCK’nın 79. maddede;

Madde 79- (1) Doğrudan doğruya veya dolaylı olarak maddi menfaat elde etmek maksadıyla, yasal olmayan yollardan;

a) Bir yabancıyı ülkeye sokan veya ülkede kalmasına imkan sağlayan,

b) Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkan sağlayan,

Kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (Ek cümle: 22/7/2010 – 6008/6 md.) Suç, teşebbüs aşamasında kalmış olsa dahi, tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur.

(2) (Ek fıkra: 22/7/2010 – 6008/6 md.) Suçun, mağdurların;

a) Hayatı bakımından bir tehlike oluşturması,

b) Onur kırıcı bir muameleye maruz bırakılarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarısından üçte ikisine kadar artırılır.

(3) (Değişik: 6/12/2019-7196/56 md.) Bu suçun; birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde verilecek ceza yarısına kadar, bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde verilecek ceza yarısından bir katına kadar artırılır.

(4) Bu suçun bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, tüzel kişi hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur, şeklinde düzenlenmiştir.

Madde başlığı göçmen kaçakçılığı olarak belirtilmiş olmasına karşın maddenin içeriğinde göçmen kavramından bahsedilmemiş ve göçmen tanımı yapılmamıştır.

79. maddede düzenlenen suçun incelenmesinde maddi unsurunun 3 seçimlik hareketten oluştuğunu görmekteyiz.

Bu seçimlik hareketler yasal olmayan yollardan;

1) Bir yabancıyı ülkeye sokma,

2) Yabancının ülkede kalmasına imkan sağlama,

3) Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkan sağlamadan oluşmaktadır. Görüldüğü gibi 79. maddedeki suçun maddi konusunu yasal olmayan yollardan ülkeye giren veya yasal olmayan bir şekilde ülkede kalan yabancı oluşturmaktadır. Burada göçmen kavramı yerine yabancı kavramına yer verilmiş ancak; yabancı kavramından ne anlaşılması gerektiği açıklanmamıştır.

6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) ile yabancı kavramı tanımlanmış 3. maddenin (p) bendi” Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişileri” yabancı olarak tanımlamıştır.

TCK 79 md. ve 6458 sayılı Yasa birlikte değerlendirildiğinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan yabancının doğrudan veya dolaylı maddi bir menfaat karşılığı ülkeye sokulması veya ülkede kalmasına imkan sağlanması ile göçmen kaçakçılığı suçu oluşacaktır.

Yabancı kavramı dışında üzerinde durulması gereken ve suçun oluşması için aranan başka bir kavram ise ülkeye sokulan veya ülkede kalmasına imkan sağlanan yabancının yasal olmayan yollardan ülkeye sokulması veya ülkede kalması koşuludur. Bu nedenle somut olayımız ile ilişkili olan yabancının ülkede kalmasının yasal olup olmadığı incelenmesidir. Ülkede kalmasına imkan sağlanan yabancının ülkede kalması yasalara uygun ise artık göçmen kaçakçılığı suçundan söz edilemez.

Bu nedenle yabancının ülkemizde kalmasının hukuka uygun olup olmadığı öncelikle belirlenmelidir. Yabancıların ülkemizde kalmasına ilişkin ulusal ve uluslararası düzenlenmelerin incelenmesinde konumuzla ilgisi nedeniyle özellikle … … Cumhuriyeti vatandaşlarına yönelik düzenlemelere bakılmalıdır.

…’de yaşanan iç savaş nedeniyle 2011 yılı Nisan ayı itibariyle toplu olarak Türkiye’ye girişlerin başlamasıyla sayıları hızla artan … vatandaşları nedeniyle gündeme gelen ve genel olarak uluslararası koruma talepleri bireysel olarak değerlendirilemeyen yabancılar bakımından kabul edilen ‘geçici koruma’ statüsünün usul ve esasları Kanunda düzenlenmemiştir. Türkiye’ye kabul edilen … vatandaşlarına öncelikle, “geçici koruma” sağlanarak çadırkent, konteynerkent ve diğer konaklama biçimlerinde barındırılmak suretiyle koruma altına alınmaları sağlanarak bu yabancılara ilişkin işlemleri yürütmek için 30/03/2012’de “Türkiye’ye Toplu Sığınma Amacıyla Gelen … … Cumhuriyeti Vatandaşlarının ve … … Cumhuriyetinde İkamet Eden Vatansız Kişilerin Kabulüne ve Barındırılmasına İlişkin İçişleri Bakanlığı Yönergesi” hazırlanmışsa da, YUKK’nın yürürlüğe girmesiyle her ne kadar geçici koruma tanımlanarak yasal bir dayanak kazandırılmış olsa da geçici korumaya ilişkin usul ve esasların ve özellikle bu korumadan faydalanan yabancıların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesi çıkarılacak yönetmeliğe bırakıldığı için yönetmelik, “Geçici Koruma Yönetmeliği” adıyla, 22/10/2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Yönetmeliğin geçici 1. maddesi: “28/04/2011 tarihinden itibaren … … Cumhuriyeti’nde meydana gelen olaylar sebebiyle geçici koruma amacıyla … … Cumhuriyeti’nden kitlesel veya bireysel olarak sınırlarımıza giren veya sınırlarımızı geçen … … Cumhuriyeti vatandaşları ile vatansızlar ve mültecilere uluslararası koruma başvurusunda bulunmuş olsalar dahi geçici koruma altına alınırlar.” hükmüne yer verilmiştir.

Yönetmeliğin geçici 1. maddesi açık bir şekilde … … Cumhuriyeti’ndeki olaylar sebebiyle ülkemize gelen kişilere geçici koruma altına alınma hakkı tanımıştır. 6. maddesi ise; “bu statüdeki yabancıların hayatı veya hürriyetinin tehdit altında bulunacağı yere geri gönderilemeyeceğini hükme bağlamıştır. Bu düzenlemeler karşısında … vatandaşı olan mağdurlara tanınan geçici korumanın yasa ile güvence altına alınmış bir hak olduğu, Göç İdaresi tarafından yapılan işlemin tespit edici, düzenleyici bir işlem olduğu düşüncesindeyiz.

Somut olayda ise; sanığın … … Cumhuriyeti vatandaşı olan 6 göçmenin … ilçesinde bulunan çiftliklerde çalışmaları için aracılık yaptığı, sanığın eyleminin göçmenlerin yasa dışı yollardan yurda girmelerine yada yurttan çıkmalarına imkan sağlaması niteliğinde olmadığı, göçmenlerin alınan beyanlarında Keşan ilçesine çifliklerde çalışmak amacıyla geldiklerini söyledikleri, dosyada göçmenlerin beyanlarının aksine bir delil bulunmadığı, Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından …deki iç karışıklıklar nedeniyle ülkemize sığınan kişilere tanınan geçiçi korumanın, bu kişilere ülkemizde ikamet etme, çalışma ve barınma haklarını verdiği, Göç İdaresi tarafından verilen geçici koruma kararının tespit edici bir işlem olduğu, bu kararın olmamasının göçmenlerin statülerinde bir değişikliğe neden olmadığı, yabancılar ve uluslararası koruma yasası gereği çıkarılan geçici koruma yönetmeliği ile … vatandaşlarına geçici korumanın sağlanmış olması nedeniyle, sanığın eyleminin göçmenlerin ülkede kalmalarına imkan sağlama niteliğinde olmadığı, göçmen kaçakçılığı suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı kanaati ile; sanığın beraati yerine mahkumiyeti yönündeki mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesi ile sayın çoğunluk görüşüne iştirak etmiyoruz.

KARAR ÖZETİ: Yerel mahkemece temyiz istemi esastan değerlendirilerek, sanığa yüklenen göçmen kaçakçılığı suçunun kanıtlarla desteklendiği ve suçu işlediği kanuna uygun olarak saptandığı tespit edilmiştir. İddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak şekilde sergilendiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı vurgulandı. Eylemin doğru şekilde nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu ifade edilmiştir. Oy çokluğu ile alınan kararın karşı oyunda suçun unsurlarının oluşmadığına vurgu yapılmıştır. Şöyle ki: göçmen kaçakçılığı suçunun oluşabilmesi için “Bir yabancıyı ülkeye sokma”, “yabancının ülkede kalmasına imkan sağlama”, “Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkan sağlama” seçimlik hareketlerinden birinin gerçekleşmesi gerekmektedir. Somut olayda geçici koruma statüsündeki yabancının ülke içinde kalması halinde artık yasadışı bir durumdan bahsedilemeyeceği nitekim Göç İdaresi tarafından verilen geçici koruma kararının tespit edici bir işlem olduğu, bu kararın olmamasının göçmenlerin statülerinde bir değişikliğe neden olmadığı vurgulanmıştır. Sanığın yalnızca bu kişilerin çalışmaları için aracılık yaptığı, sanığın eyleminin göçmenlerin yasa dışı yollardan yurda girmelerine ya da yurttan çıkmalarına imkan sağlaması niteliğinde olmadığı geçici korumanın, bu kişilere ülkemizde ikamet etme, çalışma ve barınma haklarını verdiği ve ülkede kalmasına imkan sağlanan yabancının ülkede kalması yasalara uygun ise artık göçmen kaçakçılığı suçundan söz edilemeyeceği belirtilmiştir.

KONU ÖZETİ: TCK ‘nin 79.maddesinde göçmen kaçakçılığı suçu işlenmiştir. “Doğrudan doğruya veya dolaylı olarak maddi menfaat elde etmek maksadıyla, yasal olmayan yollardan;

a) Bir yabancıyı ülkeye sokan veya ülkede kalmasına imkan sağlayan,

b) Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkan sağlayan,

kişi, beş yıldan sekiz yıla kadar hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Suçun oluşabilmesi için üç seçimlik hareketlerden birinin işlenmiş olması gerekmektedir: 1- Bir yabancıyı ülkeye sokmak, 2- ülkede kalmasına imkan sağlamak, 3- Türk vatandaşı veya yabancının yurt dışına çıkmasına imkan sağlamak. Suçun mağdurlar açısından hayati bir tehlike oluşturması veya onur kırıcı muameleye maruz bırakılması durumu ağırlaştırıcı nitelikli hal olarak verilecek ceza yarısından üçte ikisine kadar artırılmaktadır. 

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir